Kategoriler
Diğer

Kulaklıkları Neden Takmalısınız?

Doğadaki her sistem, içerisindeki entropiyi, düzensizliği azaltarak equilibrium’a yani dengeye ulaşmaya çalışır. En basit kimyasal reaksiyondan, makroekonomiye kadar sistem kendisine yapılan müdahaleyi emer, ona tepki verir ve sonunda sönümlemeye çalışır. Norm’un dışına doğru hareket eden bileşenler, giderek yükselen bir penaltı ile cezalandırılır. Bunu başta kabul edersek, yaşadıklarımız daha anlamlı gelecektir.

Sadece fen bilimlerinde değil, aynı zamanda toplum bilimlerinde bilhassa geçerlidir bu. Eğer, toplumdan birisi herhangi bir özelliği ile çemberin dışına yaklaştığında toplum onu durdurmaya meğil gösterir. Toplumun birlikte hareket etmesi için gerekli iletişim, bu durdurma sürecinin de önemli bir parçası olacaktır.

Sanılanın aksine, bu iletişim ilk başta en yakındaki insanlar tarafından kurulur. Toplumun genelinde zaman içerisinde oluşan algılardan önce, tıpkı DNA ile aktarılan bilgi gibi, bir insanın ne yapması veya nasıl ilerlemesi gerektiği konusunda yol göstermesi için bilinçli veya bilinçsiz olarak aktarılır. Böylece tekrar merkeze, yani normale dönüş sağlanır. Peki siz normale dönmek değil de çemberin dışına çıkmak istiyorsanız?

İşte bu yazıyı tam da arzuya sahip kişilerle, kendi iletişimimizi kurmak amacıyla yazıyorum. Çembere doğru atacağınız her adımda daha da yükselen bir ses ile karşılaşırsınız. Kötü haber, en çok bağıranlar size en yakın kişiler olacak. İyi haber, siz çemberin dışına çıkana kadar bağıracaklar, çıkabilirseniz.

Bu nedenle, o kulaklıkları takmalısınız. Gözünüzü dört açıp, sadece kendi sesinizi duymanız için.